Bu soruyu birkaç kişiden duydum. Klasik DSLR kullanan fakat ağırlığı ve büyüklüğü nedeniyle aynasız bir gövdeye geçiş yapmak isteyen birçok kişi tanıyorum. Bu yazıyı daha çok onların sorularına cevap olması için yazıyorum. Çok fazla teknik detaya girmek ve kafanızı karışmak gibi bir niyetim yok. Eğer sonuçlarla ilgileniyorsanız birkaç ufak bilgi vermek istiyorum. Soru-Cevap şeklinde daha iyi olacağını düşündüm.
Bu aynasızların Full Frame’i çıkmayacak mı?
Aslına bakarsan çoktan beridir var; ama sen neden Full Frame soruyorsun ki, senin için Full Frame olup olmamasının ne anlamı var? Örneğin benim ihtiyacım yok, benim gibi birçok amatör ve profesyonel fotoğrafçının da ihtiyacı yok, senin neden ihtiyacın var anlamadım.
Hayır, eğer büyük sensörlere meraklıysan Pentax 645Z alıp kullanabilirsin, üstelik te 51 megapiksel. Fiyatı ise $8500 kadar. Ek olarak $5000 ödeyerek Pentax DA 645 25mm f/4 objektif satın alıp, elinde 2,5 Kg dan daha ağır bir makine ile fotoğraf çekebilirsin. Neden böyle birşey yapayım deme, Pentax 645Z’nin sensörü Full Frame den daha büyük o yüzden yani.
Full Frame ile çekilen fotoğraflar daha iyi değil mi?
Bu nasıl bir soru.. Daha keskin mi demek istiyorsan cevap hayır. Daha kontrast, daha doygun renkleri var vs. demek istiyorsan cevap yine hayır. Daha az noise var diyorsan iso 3200 ve sonrası için çok az da olsa bir fark var (hangi DSLR gövdeyi kullandığına bağlı). Ama genel anlamda Full Frame ile çekilen fotoğraflar daha iyi değil. Daha doğrusu herhangi bir fark yok. Full Frame denilen şey makinenin sadece sensörü ve makine sadece bundan oluşmuyor. Fotoğrafın kalitesini etkileyen daha birçok detay var.
Full Frame’in hiç mi avantajı yok?
Var elbette, olmaz olur mu; ama bu avantaj, karşılığında ödediğin bedele değecek bir avantaj değil. Full Frame sensörün sana vereği avantajları fotoğraflarının %1 ‘inde bile kullanmazsın. Örneğin çok düşük alan derinliği gibi. Aynasız sistemlerle de düşük alan derinliği elde edebiliyorsun, sıkıntı yok. Ama çok çok düşük olsun istersen demek istiyorum. Ne demek istediğim konusunda fikrin yoksa zaten hiç kullanmıyorsun demektir. Detaylı okuma için buraya bakabilirsin: 50mm f/1.8 mi yoksa 50mm f/1.4 mü almalıyım?
Tamam anladım; ama sen ne dersen de, ben Full Frame olmasını istiyorum. Var olan marka veya model hangileri?
Leica ve Sony var. Leica kullanışlı bir makine değil ve hem gövde hem de objektif olarak aşırı pahalı. Kullanımdan daha çok parası olanlar tarafından bir fetiş objesi olarak satın alınıyor. Yani $10.000 – $20.000 bir bütçeyi gözden çıkartman gerekiyor. Sony için ise üç model var:
- Sony Alpha a7 (gövde fiyatı: $1500)
- Sony Alpha a7R (gövde fiyatı: $2300)
- Sony Alpha a7S (gövde fiyatı: $2500)
Karşılaştırmalı özelliklerine dpreview.com üzerinden bakabilirsin;
Peki, Leica zaten alamam, Sony tavsiye ediyor musun? Ediyorsan hangi modelini?
Sony tavsiye etmiyorum. Çünkü Sony’nin bazı handikapları var. Öncelikle çok az objektif çeşitliliği var. Yeterince objektifi yok. Toplam dört adet objektifi var. 24mm den daha geniş açısı yok. 70mm den daha uzun tele objektifi yok. Var olanlar da hem pahalı hem de ağır. Başka bir handikap; hiçbir gövdesinde titreşim önleyici mekanizma kullanılmamış. Hiçbir gövdesinde dahili flaş bulunmuyor. Otomatik netleme sistemi rakiplerine göre yeterince stabil çalışmıyor.
Sony’nin kendi DSLR modelleri için çıkarttığı obejktifleri Sony Alpha a7 modellerinde kullanamıyor muyuz?
Bir adaptör yardımızla kullanabiliyoruz. Bunun için iki adet adaptör üretmiş. Biri 110 g ve $200 fiyatı var. Daha iyi olan 160 g ve $350 fiyatla satılıyor ve rahatsız edici derecede büyükler. Bunlarla birlikte kullanmak zorundasınız. DSLR için üretilmiş obejktiflerin kendileri de zaten oldukça ağır. Örneğin ultra geniş açıya ihtiyaç duydunuz ve $1900 fiyatlı Sony 16-35mm f/2.8 kullanmak istediniz. Sadece elinizdeki ekipmanın ağırlığı 1,5 Kg dan daha fazla oluyor. Yani bu durumda aynasız gövdeye geçme nedeninizin hiç bir anlamı kalmadı.
Diğer markaların Canon, Nikon, Olympus, Panasonic, Fujifilm, Samsung vs. Full Frame aynasız gövdeleri çıkmayacak mı?
Üzgünüm; ama çıkmayacak. Çünkü tüm markalar kendi yol haritalarını çıkarttı ve yatırımlarını, planlarını bu haritaya göre yapıyor.
- Canon ve Nikon bu sektöre çok sıcak bakmıyor ve DSLR ile devam edecekler. Yine de her ikisi de Rangefinder stili aynasız gövde çıkarttı. Fakat hem objektif çeşitliliği olarak çok zayıflar hem de amatör bir fotoğrafçıyı tatmin edecek düzeyde iyi değiller.
- Olympus ve Panasonic ise Micro Four Thirds adında bir standard geliştirdiler ve uzun süredir piyasaya kaliteli bir çok ürün sundular. Şu an en gelişmiş gövdelere ve en çeşitli objektif aralığına sahipler. Objektiflerinde Leica ve Zuiko teknolojilerini kullanıyorlar.
- Fujifilm ise Micro Four Thirds grubunun en büyük rakibi. Ürün yelpazezi o kadar geniş olmasa da APS-C boyutlu sensöre sahip gövdeleri ve bu gövdeleri destekleyen objektifleri var.
- Samsung bu piyasaya hızlı giriş yaptı. Marka olarak kendi konusunun dışında bir sektörde çalışıyor; ama yerini sağlamlaştıracağa benziyor. Amatör fotoğrafçılardan daha ziyade popüler kullanıcıları hedefleyen ürünler sunuyor ve yüksek teknolojiyi ön plana çıkartarak ürünlerini pazarlıyor. Amatör fotoğrafçıların şimdilik uzak durması gerekir.
Peki sen ne tavsiye ediyorsun?
Aslında özel bir ürün tavsiye etmiyorum; ama yine de Micro Four Thirds gövdeler ve Fujifilm gövdeler alınabilirler. Bu seçim biraz da kişisel kararlara bağlı. Aynasız gövdelerde iki tür tasarım anlayışı var. Birisi bildiğimiz DSLR benzeri ve onun küçültülmüş hali gibi. Diğeri ise Rangefinder tarzı, yani daha küçük, daha kompakt, sokak makinesi.
Şu anda piyasada olan en üstün aynasız ürünler hangileri?
DSLR stili olanlar ve detaylı özellik karşılaştırılması
- Fujifilm X-T1
- Olympus OM-D E-M1
- Panasonic Lumix DMC-GH4
Rangefinder stili olanlar ve detaylı özellik karşılaştırılması
- Fujifilm X-E2
- Olympus PEN E-P5
- Panasonic Lumix DMC-GX7
Fujifilm gövdeleri ile Micro Four Thirds gövdeler arasındaki fark nedir?
Son aşamada elinizde olacak fotoğraf konusunda ikisi de çok başarılı, o konuda bir fark yok. Fakat Fujifilm’in toplamda 8 adet objektifi varken Micro Four Thirds gövdelerle kullanabileceğiniz 50 nin üzerinde objektif var. Ek olarak Micro Four Thirds sistemler gövde üzerinde titreşim önleyici bulundurarak öne çıkıyorlar. Başka ufak detaylar da var ama çoğu kişi için kafa yormaya değmez. Merak eden olursa zaten etraflıca araştıracaktır.
Aynı açıları görecek ve aşağı yukarı aynı özelliklerde Fujifilm ve Olympus için iki set oluşturup karşılaştırırsak;
Ürün | Fiyat | Ağırlık |
---|---|---|
Fujifilm X-T1 | $1300 | 440 g |
Fujifilm XF 35mm f/1.4 | $600 | 187 g |
Fujifilm XF 10-24mm f/4 | $1000 | 410 g |
Fujifilm XF 55-200mm f/3.5-4.8 | $600 | 580 g |
Fujifilm XF 60mm f/2.4 Macro | $650 | 215 g |
Toplam | $4150 | 1832 g |
Ürün | Fiyat | Ağırlık |
---|---|---|
Olympus OM-D E-M1 | $1400 | 497 g |
Panasonic 25mm f/1.4 | $600 | 200 g |
Panasonic 7-14mm f/4 | $970 | 300 g |
Olympus 40-150mm f/4-5.6 | $200 | 190 g |
Panasonic 45mm f/2.8 Macro | $900 | 225 g |
Toplam | $4070 | 1412 g |
Şimdi Rangefinder tarzında Panasonic ve Fujifilm için iki set oluşturup karşılaştıralım;
Ürün | Fiyat | Ağırlık |
---|---|---|
Panasonic DMC-GX7 | $1000 | 402 g |
Panasonic 7-14mm f/4 | $970 | 300 g |
Olympus 12-50mm f/3.5-6.3 | $500 | 211 g |
Toplam | $2470 | 913 g |
Ürün | Fiyat | Ağırlık |
---|---|---|
Fujifilm X-E2 | $850 | 350 g |
Fujifilm XF 10-24mm f/4 | $1000 | 410 g |
Fujifilm XC 16-50mm f/3.5-5.6 | $400 | 195 g |
Toplam | $2250 | 913 g |
Görüldüğü üzere fiyat ve ağırlık olarak çok büyük farklar yok. Fujifilm’de iyi bir tele obejktif yok. Fakat Micro Four Thirds sistemler için Panasonic 35-100mm f/2.8 var. Ya da bir balıkgözü objektif yok ama Panasonic Fisheye 8mm/F3.5 objektif var. Yukarıda da belittiğim gibi şimdilik en üstün teknoloji ve objektif çeşitliliği Micro Four Thirds sistemlerde, tercihinizi bu yönde kullanırsanız kesinlikle pişman olmazsınız.
En üstün fotoğraf kalitesini alabilmek için DSLR ve Micro Four Thirds olarak standart iki set oluşturalım ve gerçeği görelim;
Ürün | Fiyat | Ağırlık |
---|---|---|
Nikon D610 | $1900 | 840 g |
Nikon 24-70mm f/2.8 | $1900 | 900 g |
Nikon 70-200mm f/2.8 | $2400 | 1540 g |
Toplam | $6200 | 3280 g |
Ürün | Fiyat | Ağırlık |
---|---|---|
Olympus OM-D E-M1 | $1400 | 497 g |
Panasonic 12-35mm f/2.8 | $900 | 305 g |
Panasonic 35-100mm f/2.8 | $1400 | 360 g |
Toplam | $3700 | 1162 g |
Görüleceği gibi sadece iki adet objektifi olan DSLR setimizin bulunduğu çantamız şarj cihazı yedek bataryası vs. gibi detayları da eklersek 3,5 – 4 Kg arasında bir ağırlığa sahiptir. Bize maliyeti ise, filtreler, kartlar, yedek piller derken $6500 geçmektedir. Micro Four Thirds sistemde ise ekleyeceğiniz ıvır zıvırla bile 1,5 Kg ağırlığa erişemeyeceksiniz. Tabili ek olarak size maliyeti de $4000 altında olacak.
Örneğin kaliteli bir Polarize fitre bakarsak Heliopan Multi-Coated 58mm fiyatı $190 iken 77mm fiyatı $280. Bunun UV filtreleri veya kullanıyorsanız ND filtreleri de var. Hepsini düşündüğünüzde $300-$400 bir fark olduğunu göreceksiniz.
Bu Micro Four Thirds sistemlerin hiç mi kötü tarafı yok?
Elbette var. Bana göre en kötü tarafı pil tüketimi. Gövdeler ufak olduğundan piller de ufak oluyor ve haliyle çabuk bitiyorlar. DSLR gövde kullanırken bir tam gün boyunca pil bitmeden çekim yapabilirsiniz ama aynasız gövdelerde mutlaka yedek bir kaç tane piliniz olması gerekir. Fakat bu çok ta fazla bir sorun değil. Piller hem çok küçük hem de hafif olduğundan taşıması sorun değil, ayrıca oldukça ucuzlar. Şahsen ben çantamda üç dört tane yedek pil taşıyorum.
Başka bir zayıf noktası ise elektronik vizör. Gerçi bu herkese göre değişir. Artık son çıkan ürünlerde çok yüksek çözürlük ve tazeleme hızına sahip evf ler kullanılıyor ve daha da gelişeceğe benziyor. Ama optik vizörden elektronik vizöre geçmek ve alışmak bazılarını zorlayabilir. Fakat avantajlarının yanında bunlar kesinlikle kabul edilebilir handikaplar.
Mrb
ileriye dönük bir makine için eos m5 nasıl bir model sizce canon bu seriyi devam ettirecek gibi görünüyor m5 mark ii m6 mark ii modellerinin 2019 çıkaracağı yabanci forumlarda okudum lens sıkıntısıda kalmaz diye düşünüyorum.
Tamer Bey ileriye dönük makine alışverişi benim anlayabileceğim bir konu değil. Kullanacaksanız alışveriş yapın, yoksa paranızı başka bir şekilde değerlendirin.
İleti Gövdesi:
Hakkı Bey merhaba
Sizi zevkle takip ediyorum :)
Samsung nx1 yada Fujifilm xt2 arasında bir tercih yapmam gerekiyor. nx1 + 16-50 f2-2.8 ile göz dolduruyor. Şimdilerde fiyat oldukça uygun. Ancak Samsung üretimi bırakmış. İlerde bir sorunla karşılaşırsak kaldır at olur. Bu ciddi bir sorun. Fuji xt2 olumlu yorumlar almış ancak ben Body sine yok yabancıyım alışabilir miyim bilmiyorum. 10-24 lensle de fiyatı beni biraz zorluyor açıkçası. Sizin görüşünüze ve tecrübenize ihtiyacım var. Selamlar
Hasan Bey merhaba, açıkcası Samsung kesinlikle önermiyorum, zaten şimdiye kadar hiç konusunu bile açmadım. Bu durumda Fujifilm veya Olympus tercih edebilirsiniz. Fujifilm XT2 iyi bir seçim pişman olmazsınız, fakat menüsü ve kullanımı biraz farklı, alışabilir misiniz bilemiyorum. Fujifilm Shoplardan test etmek için isteyebilirsiniz. Ben Olympus EM1 kullanıyorum, Olympus DSLR gövdelere daha çok benziyor. Yeni çıkan EM1 mk2 biraz pahalı ama inanılmaz bir gövde. Olympus EM1 ve Oly 7-14mm (veya Panasonic 7-14mm) ile istediğinizi elde edebilirsiniz sanıyorum.
Hakkı Bey sizin Samsung önermeme nedeniniz nedir. Fotoğraf kalitesi mi başka şeyler mi? Biraz açıklar mısınız?
Hasan Bey Samsung markası her sektöre olduğu gibi fotoğraf sektörüne de – hiç bir tecrübesi ve geçmişi olmamasına rağmen – para kazanma amaçlı olarak hızlı bir giriş yaptı. Fakat bir süre sonra burada fazla tutunamayacağını anladı ve bu sektörden çekildi. Şu anda hem makine hem de objektif üretimi ve satışı yapılmıyor. Satışta olanlar stokta kalmış olanlar.
Teşekkürler Hakkı Bey. Biraz intibak etmekte zorlandım ama XT-2 ile yola devam…
İyi bir karar ve gövdeye ısındıysanız çok daha iyi..
merhabalar hakkı bey,
şu an kullanmış olduğum nikon’un yeni çıkan makinası d500 dx makinam var.
bu gövdeyi;
Nikon AF-S DX NIKKOR 10-24mm f/3.5-4.5G ED Lens
Nikon AF-S DX NIKKOR 18-200mm f/3.5-5.6G ED VR II Lens
Nikon AF-S NIKKOR 50mm f/1.8G Lensler ile kullanıyorum.
d500’ü aradığım bir çok özelliği içinde bulundurduğu için tercih etmiştim fakat daha sonra gövdenin büyüklüğü beni ciddi anlamda rahatsız etmeye başladı. bu seti satarak, aynasız bir makine alıp yeni bir set kurmak istiyorum.
aynasız makinalar konusunda çok fazla deneyimim olmadığından sizden makine ve makinaya ait ekipmanları da göz önünde bulundurarak yardım almak istedim.
şu an;
Sony’nin henüz yeni tanıttığı a6500
Fujifilm X-T2
Panasonic Lumix DMC-GH4
ve yine yeni tanıtılan bir model olan Olympus OM-D E-M1 Mark II var.
elimdeki hali hazırda nikon d500 e ait lenslerin durumunu da değerlendirerek (tak gez 18-200mm, portre için 50 mm 1,8 ve 10-24mm geniş açı lesnlerimi)
sizce hangi makinayı tercih etmeliyim.
ya da sizin önereceğiniz başka bir makine var mıdır?
saygılar,
Erhan Bey, yukarıda listelediğiniz aynasız ürünlerin hepsi yeterince iyi. Fakat benim tercihim Olympus yönünde olurdu. Olympus 7-14mm f/2.8, Olympus 45mm ya da 25mm f/1.8 ve Olympus 12-100mm f/4 ise alacağınız objektifler.
Öneriniz için teşekkür ederim Hakkı bey,
Aslında benimde gönlüm neticesinde Micro Four Thirds bir makine almaktan yana idi. Yaptığım araştırmalar neticesinde lens çeşitliliği bakımından olsun, lenslerin ebatları ve hafifliği konusunda olsun Micro Four Thirds kameralar avantajlı gibi geldi. burda sadece video çekim özellikleri bakımından da beni tatmin edecek bir makine olması ve gh4’ün bu konuda ciddi bir üne sahip olması tercihimi panasonicten yana kullanmam yönünde ağır basıyordu. olympus un kamera yönündeki yeteneklerini bilmiyorum işin açıkçası. sizin bu konudaki tecrübelerinizden ve deneyimlerinizden yola çıkarsak makine tercihim konusundaki nihai seçiminizi öğrenebilir miyim?
teşekkür ederim.
saygılar, selamlar…
Ben video çekimi yapmıyorum. Elbette Olympus markası da video konusunda çalışmalar yapıyor ve yeni makinelerine bunu yansıtıyor. Özellikle 5 eksenli titreşim önleyici sistem hem fotoğraf hem de video için oldukça kullanışlı. Eğer sadece video çekecekseniz Panasonic ama her ikisi de olacaksa Olympus tercih edilebilir.
29 temmuz 2010 Belgesel Fotoğraf ve Micro Four Thirds sistemler başlıklı yazınızdan alıntı..”micro four thirds makinaların dezavantajları; Algılayıcı boyutu küçük olduğundan fotoğraf kalitesi DSLR makinelere göre daha düşük. Kontrat tespiti şeklinde yapılan netleme DSLR makinelere göre daha yavaş. DSLR makinelerde objektif değişimi sırasında algılayıcı ayna tarafından korunuyor. Fakat MFT de ayna olmadığından objektif değiştirirken çok daha dikkatli olmak gerekiyor. Büyük algılayıcılar kullanan DSLR makineler aynı odak uzaklığı ve diyaframa rağmen MFT sistemlere göre daha sığ alan derinliği oluşturabiliyor. Ekipman ve ve objektif çeşitliliği, bulunabilirliği DSLR de çok daha fazla.”
Hakkı bey, aradan geçen yaklaşık 6 yıllık bir süreçte micro four thirds makinalar için, yukarda bahsettiğiniz dezavantajlar hala söz konusu mu?
birde Olympus M.Zuiko ED 14-150mm f/4-5.6 II Lens (600 amerikan dolları)
Olympus M.Zuiko Digital ED 12-100mm f/4 IS PRO Lens (1300 amerikan doları) arasında kararsız kaldım. imaj kalitesi, fiyat-performans oranı gibi kriterleri göz önüne alırsak seçiminiz hangisi olur.
son olarak portre lensi konusunda kararsız kaldım. odak mesafesi konusunda olsun diyafram aralığı konusunda olsun çok fazla seçenecek var. dış mekan ve iç mekan çekimleri için portre lensi tavsiyeniz ne olur acaba?
-LUMIX G Leica DG Nocticron 42.5mm f/1.2 ASPH Power OIS (1400 dolar)
-Olympus M.Zuiko Digital ED 25mm f/1.2 PRO (1200 dolar)
-Voigtlander Nokton 17.5mm f/0.95 (900 dolar)
-Panasonic Leica DG Summilux 25mm f/1.4 ASPH (600 dolar)
-Panasonic LUMIX G 42.5mm f/1.7 ASPH. POWER O.I.S. (350 dolar)
saygılar….
Erhan Bey, artık büyük bir kısmı geçerli değil, çok aşama kaydedildi. İkinci sorunuza gelince, genellikle bu aralıklarda fotoğraf kalitesi vasatın üzerine pek çıkamıyor, fakat Olympus’un yeni objektifi 12-100mm için pek bir şey söyleyemiyorum. Genellikle pro serisi objektifleri oldukça iyi oluyor bu da diğerleri gibi iyi olacağa benziyor. Ama Oly 12-40mm oldukça iyi mesela. Portre çekimi konusunda, eğer manual netleme sizi rahatsız etmeyecek ise çok alternatifiniz var ama ben uğraşmak istemiyorum derseniz Olym 45mm dış çekimler için taşıma ve keskinlik olarak ideal ama iç mekanda biraz dar kalıyor, bana yetiyor. Bunun yerine Oly 25mm veya Pana 25mm de alınabilir. Portre için yazdığınız objektiflerin neredeyse hepsi işinizi görür, burada karar vermeniz gereken şey daha çok açı olacaktır.
Üstad, Sony 6300’ü Sony 18-105mm objektif ile birlikte mi alayım?
Yoksa, Olympus e m1 mark II yi sadece gövde mi alayım? (Olym. 12-50 kit ve Pan. 20 mm f 1:7 objektiflerim var. E m1 ri onlarla kullanacağım)
Siz olsanız ne yapardınız?
Mehmet Bey gövde tek başına fotoğraf kalitesini etkilemiyor. örneğin Oly 12-50mm çok iyi bir objektif değil 12-40mm f/2.8 çok daha iyi. Yani EM1 mk2 alacağınıza daha önceki modellerden alıp iyi bir objektif almak çok daha iyi sonuç verir. Sony 6300 ve 18-105mm ile de aşağı yukarı aynı şeyi yaşarsınız. Yani o gövde için de kaliteli bir fotoğraf için Sony 16-70mm f/4 almanız gerekir. Ben olsam, bütçem sınırlı ise EM5 mk2 ve Oly 12-40mm f/2.8 alırdım.
Merhaba, yazinizda full frame kamera alinmasini cok gerekli görmediginizi belirtmissiniz. Buna bir mikro 4/3 kamera kullanicisi olarak katiliyorum. Ancak soru su: Madem tam kare ile mikro 4/3 kameralar arasinda nüans var öyleyse neden hicbir gazete muhabiri profesyone calisanlar bu mikro 4/3 makinalari kullanmazlar? Hepsinin elinde ya full frame ya da croplu kameralar var. Örnegin ben hicbir spor muhabirinin elinde saniyede 10 kare resim alabilen bir Olympus m5 mark Ii görmedim. Ya da Moda, sanat katalog cekimlerinde. Genelde Canon ya da Nikon full frame veya Croplu kamera kullaniyorlar. Bunlara benzer örnekler cogaltilabilir. Nedir gercekten bu isin sirri:)? Sadece basit bir tercih mi? Iyi geceler dilerim.
Selçuk Bey sorunuza bir çok açıdan cevap verilebilir, fakat en basit olarak bu tip yapılarda kullanılan ekipman ve ekipmanlara yardımcı, destekleyi ürünler hep aynı marka etrafında yoğunlaşır. Kime kolay kolay yeni bir markaya geçiş yapmaz. Hele de elinde yılların birikimi objektifler, kartlar, flaşlar varsa. Ben uzun süre Canon 5D serisini kullandım mk2 ve mk3 elimde halen onlardan kalma CF kartlar duruyor mesela..
Sony A7 II’yi pek tavsiye etmiyorsunuz sanırım… Sitenizi biraz inceledim de Sony markasına karşı bir antipatiniz varmış gibi geldi… Kesin yanılıyorumdur, fiyat performansa göre yorumladığınıza eminim… Yaklaşık 1 aydır aynasız makineleri inceliyorum ve Sony A7 II de karar vermiştimki sizin bu makine yerine Fujifilm ve Olympus’u daha iyi bulduğunuzu gördüm…. Zaten çok zor bir karar hangi makinenin alınmasına karar vermek, tam netleşmişken yeniden kararsızlaşmak pek iyi olmadı.
Tolga Bey elbette Sony markasına (ve herhangi birine karşı) bir antipatim yok. Hatta İlerleyen 4-5 yıl içerisinde Sony markasının Dijital fotoğraf piyasasında liderliğe doğru yükseleceğini düşünüyorum. Benim de kullandığım halihazırda bir Sony RX100 mk4 makinem var. Elbette Sony A serisi makineleri tavsiye etmiyorum, sebebi çok açık. Aynasız felsefesi kaliteden ödün vermeden küçülmek ve hafiflemek üzerine kurulu. Sony A serisi gövdeler oldukça yüksek standartlarda görüntü üretiyorlar. Gövde nispeten küçülmüş gibi dursa da benzer sistemleri Sony ile oluşturmaya çalıştığımızda objektifler yetersiz kalıyor ve var olanlar da oldukça ağırlar. DSLR almaktan çok ta farklı olmuyor.
Sayın Hakkı Ceylan,
65 yaşındayım. emekliyim. Olympus E-M5 kullanıyorum. Bu yaştan sonra E-M5 bile olsa omuzumda çanta içinde taşımak sonra zor ve ağır geliyor.
Demem o ki, cebe sığacak küçük, hafif, kompakt ama beni tatmin edecek makinelere bakıyorum. Şu an iki makine ile ilgileniyorum. Ama hangisi alacağım karar veremedim.
Bir tanesi Sony RX 100 Mark 3
24-70 sabit objektife sahip,
1 İnçlik sensörü var.
vizörü var.
Diğeri Canon powerShot G9X
28-70 sabit objektife sahip
1 inçlik sensörü var.
Vizör yok.
Arka planı flu yapacak moda sahip
Her ikisi de aşağı yukarı 2000 TL dolayı bir fiyattalar.
Siz hangisini tavsiye edersiniz?
Bunların dışında sizin önerebileceğiniz böyle bir kompakt makine var mı?
Cevabınız için şimdiden teşekkürler…
Ercan Bey sizi çok iyi anlıyorum, benim de bu şekilde bir makine ihtiyacım oldu ve araştırıp Sony RX100 Mark4 modelini seçmiştim, tavsiye ederim. Biraz daha büyükçe olsa da Panasonic LX100 ode seçilebilir.
Sayın Hakkı Ceylan, üstüste soru açıyorum. Artık kusuruma bakmayın.
Bir arkadaşla tartıştığımız bir konuyu size sorayım istedim.
Full Frame makine gövdesine APS-C objektif takarsak verim alabilirmiyiz. Neden soruyorum çünkü ful frame makine objektifleri çok pahalı APS-C ler nizbeten daha ucuz. Bu konuda cevabınızı merak ettim. Teşekkürler, selamlar…
Canon için zaten böyle bir şey mümkün değil. Ama Nikon DX formatında kullanabilmenize olanak tanıyor. Yeterince verim almazsınız; ama elinizde sevdiğiniz bir objektif varsa Nikon’da DX formatında kullanabilirsiniz.
Hakkı bey merhaba,
Tam kare sensörlü makineler ve krop sensör makinelerle ilgili yukarıda yazdıklarınızı okudum. Aslında size hak veriyorum. Ama uzun müddet Krop sensör makineler kullanmış ve halen de kullanan (Om-D E-M5 kullanıyorum) birisi olarak diyorum ki, fotografa gönül vermiş her amatörün gönlünde bir müddet sonra Full frame makineye geçmek mutlaka yatar.
Krop sensörlü makineler orta seviye ürünleri de bulunmasına karşın daha çok amatörlere ve yeni başlayanlara hitap etmekteler. Kendimden biliyorum, makinenin ayarlarını yanlış yapsanız dahi sonuç itibariyle ortaya güzel demesek te kötü bir fotograf çıkmıyor.. Ancak çok absürt ilgisiz ayarlarda bir parça kötü fotograf veriyor. Çünkü amatörleri üzmemek için içerde öyle ayarlanmış. Yani çoğunlukla iyi sonuç alıyorsunuz. Tam kare sensörlü makineler daha ileri seviyede kullanıcılara hitabettiklerinden durum biraz farklı oluyor. Makinede yaptığınız her ayar değişikliğinin fotografa etkisini lcd ekranda bire bir görebiliyorsunuz.
Ayarlarda bir veya iki tık oynama ekranda ışık, renk, vb. değişimi hemen gösteriyor. Bu durum hem kullanan için öğretici oluyor, hem de çok zevk veriyor. Ayarı kendiniz yaptığınızda güzel sonuç alırsanız zevkine doyum olmuyor.
Geçen gün Sony bayiinde 35 mm sabit objektifli Sony fullframe DSCRx1 makineyi inceledim. Ayar ve çekim yaptım. Hayran kaldım. Aynı şekilde Sony full frame A7Mark 2 makineyi de inceledim. Ayarlarda yaptığınız her değişikliğin lcd ekrandaki yaptığı bire bir değişikliği gördüm. Bana büyük heyecan verdi. Yanlış ayar yaptığınızda lcd ekrandaki kötü sonucu baştan izliyorsunuz. Amatör makinelerde bunu hemen göremiyorsunuz.
Ama malesef fullframe makineler çok pahalı. RX1 Sirkeci’de 7 bin TL dolayında.
Bu konuda sizin görüşünüzü merak ettim.
Görüşünüzü yazarsanız sevinirim. Teşekkürler…
Ercan Bey, Full Frame makinelerin kötü olduğunu asla söylemedim zaten. Fakat bu seçim bir optimizasyon meselesi. Eğer yeterli paranız varsa ve ağırlığı taşımayla ilgili bir sıkıntınız yoksa elbette almalısınız. Onun dışında fotoğraf çekerken eğer bu saydıklarımız eziyete dönüşüyorsa aynasız gövdelere geçmek bir nebze sizi rahatlatacaktır. Bahsettiğiniz makine gerçekten çok iyi bir sokak makinesi ama oldukça pahalı.
Cok yanıltıcı bilgiler var hem yorum hem öncesinde, geneli objektiflerler ilgili. En dikkat cekeni yazicam apsc’de 18mm ile ff’deki 27mm nin birebir ayni fotografi verecegi yazilmis. Hocam öyle bi olay yok. Bi kere dof degisiyor. Apscdeki 50mm ile ffde 75mm de portre calisip arka plana bakarsaniz sayisal veriye de bakmaniza gerek yok fark ortada. Hele ki orta format, tadindan yenmiyor. Ki burda m43 ile ff çarpana uygun alınan objektifde ayni goruntuyu verir deniyor tam sacmalik :D Ben bu yazinin olympus taraftari olarak savunuldugunu düsünüyorum kimse kusura bakmasin.
Aynı görüntüden kasıt aynı kadraj.. Eren Bey elbetteki diyafram değerini değiştirerek dilediğiniz alan derinliğini elde edebiliyorsunuz, sanırım bunu biliyorsunuzdur. Eğer düşük alan derinliği ile ilgili fotoğraflar çekiyorsanız ve bu tip fotoğraflarla ilgileniyorsanız sizin zaten çarpan sensörü olan makinelerle ilgilenmememiz gerekir. Sokak fotoğrafçılarının, belgeselcilerin ve seyahat fotoğrafçılarının büyük bir kısmı düşük alan derinlikli fotoğraf çekmezler. Bizim ilgi alanımızda alan derinliğinden bağımsız olarak tercihlerimizi değerlendirmek, eğer özel olarak alan derinlikli fotoğraflar istenirse m42 sahipleri için özel çıkartılmış f/0.95 objektifler de bulunuyor.
Ben dslr kullanıcısıyım. Aynalı sistemleri uygun zamanda geçmek için sürekli takip ediyorum ve beğeniyorum. Ancak halen iyi bir slr den aynalı sisteme geçecek ürünü bulamadım. Hatta bizzat kullanarak bir çoğunu test ettim. Ben crop gövdeden full frame gövdeye geçince o büyük sensörün getirdiği doku-texture farkını anında fark ettim ve ff in neden “ff candır” dendiği anladım. Ayrıca ben amatörüm ve kusura bakmayın ama siz bırakın ff apsc farkını taa mft sensöre inip aradaki farkın gözardı edilebilirliğinden bahsediyorsunuz.
Burada bence fotoğrafçılığı amatör olarak bile yapmayan sadece turist fotoğrafı çekmeye çalışan hatta çektiğine resim diyen kişiler bu farkı anlamazlar.
Vallahi hani ben de geçmek için zamanı ve ürünleri değerlendiriyor, sony ff aynasızlara, Fuji x-t1 e falan bakıp bir sonraki jenerasyonlarını beklerken bu şimdiden bu yorumları duymak gerçekten garip geliyor. Kusura bakmayın ben de sizin gibi kendi görüşlerimi paylaşıyorum.
Sevgiler,
Cem Bey kusura bakacak bir şey yok, herkesin fotoğraf çekmekteki amacı ve takıldığı noktalar farklı. Örneğin sokak fotoğrafçılığı ile ilgilenen birisi için söylediklerinizin hiç bir kıymeti yok ya da çektiği fotoğrafları sadece web sitelerinde paylaşan on binlerce insan için. Elbetteki fotoğraf kalitesi olarak FF sensör daha iyi fotoğraflar veriyor ve verecektir; ama bu bir optimizasyon meselesi. Amacınızı belirleyip ona göre hareket etme meselesi. Hiç kimse FF gövdelerden vazgeçerken daha kaliteli görseller elde edeceğini düşünmemeli. Fakat elde ettiği görüntü kalitesi kendisine yeterli görüyorsa neden daha hafif, küçük ve ucuz ekipmanla bu işi halletmesin?
Teşekkürler,
Ben de aynasızlarla ilgilendiğimi belirtmiştim. Peki benim gibi detaylara da önem veren birine gerek sensör, gerek düşük ışıktaki evf performansı ve autofokusu bakımından hangi makinayı önerirsiniz? Sonuçta iyi bir aynasız da iyi bir para ediyor. Ben şu anda 6D body, 24-105 F4L, 17-40 F4L kullanıyorum. Body ağırlık olarak beni çok memnun ediyor. Ama lensler çok ağır ve her daim elimde taşıyamıyorum. Sonuçları ise beni çok tatmin ediyor. Yine aynı şekilde beni tatmin edecek daha gündelik taşınabilir bir makina arayışındayım. A7RII güzel sonuçları olan bir makina ama gereksiz pahalı geliyor bana. X-T1 gayet güzel ama video konusu olsun düşük ışıkta evf performansı olsun tatmin etmiyor. X-T2 beklenebilir. Sadece şu an merak içinde olduğum olympus omd em5 II. Kullanamadım bir türlü. Bilemiyorum nasıl bir performansı olduğunu.
Sizin em5II ile tecrübeniz oldu mu acaba?
Sevgiler,
Cem Bey sensör küçüldükçe yüksek iso başarımı da azalıyor. Her güzelin bir kusuru var anlayacağınız. Sony en iyi sensöre sahip, en kaliteli fotoğrafı çekersiniz; ama düşük ışıkta netleme konusunda sıkıntı yaşarsınız ve objektiflerin ağırlığı nedeniyle DSLR den pek farklı olmaz, ayrıca da çok daha pahalı. Geriye Olympus, Panasonic ve Fujifilm kalıyor. Hepsinin de fotoğraf kalitesi tatmin edici. Fakat iso performansları Canon 6D den bir buçuk, iki stop kadar daha kötü. Olympus OM-D EM-1 onun dışında her yönüyle benim gözdem durumunda.
Merhaba, ben amatör bir fotografciyim. Yakin zamanda Olympus OM-D E-M5 Mark II (Micro four thirds 4/3) kamera ile birlikte 14-150 mm 4.0 5.6 Tele objektif edindim. Bir genis aci objektif alma dusuncesi ile bu kameraya uyacagini sandigim
Sigma 10-20 mm F4-5.6 EX DC objektifi internette bir acik arttirma sitesinden ise oldukca uygun bir fiyata satin aldim. (Acik artirma sitesinde “Four Thirds” Olympus/Panasonic uyumlu oldugu yaziyordu). Ancak denedigimde bunun kameraya uygun olmadigini gördum. Sanirim “Micro Four Thirds” ile sadece “Four Thirds” farkli standartlar ve ben bu farki bilmedigimden böyle bir yanlis yaptim. Ayrica bir de Canon 7D kameram var. Simdi sorum su; Bu objektifi bir adaptör yardimi ile Olympus M5 Mark II kameramda veya her iki kameramda da kullanabilirmiyim. Öncelik Olympus M5 Mark II olmak uzere tabii. Varsa böyle bir imkan urunun cinsi modeli ve maliyeti hakkinda bilgi verebilirmisiniz? Bunu size soruyorum cunku nereye ve ne tur bir seye bakacagimi su an bilmiyorum. Cevap verebilirseniz sevinirim. Tesekkurler. Kolay gelsin.
Seçuk Bey Four Thirds Olympus markasının eskiden kullandığı bir standart. Olympus DSLR gövde üretmeyi durdurup Panasonic ile beraber Micro Four Thirds standardını oluşturdular. Aslında burada bahsedilen sensörün en boy oranının 4:3 olduğudur. Diğer makinelerde sensör 3:2 oranına sahiptir. Neyse konumuza dönersek evet Four Thirds objektiflerin tamamını Micro Four Thirds makinelerde adaptör yardımıyla kullanabilirsiniz. $20 civarında bir fiyatla alacağınız bir adaptör yardımı ile AF çalışacak şekilde kullanabilirsiniz. AF hızında bir miktar yavaşlama olabilir. Burada bir örnek görebilirsiniz: http://goo.gl/mi8XAK
Hakki bey aciklamaniz ve urun öneriniz icin cok tesekkur ederim. Insan her gun bir seyler ögreniyor, hatalarindan bile:) Iyi geceler.
Canon 700D ve üzerinde 18-135 IS STM lens (2400 TL) veya Olympus OM-D E-M1 (gövde 2500 TL) arasında kaldım, görüntü kalitesi, keskinlik açısından hangisini önerirsiniz?
Rahatlıkla Olympus OM-D E-M1 tercih edebilirsiniz.
Hocam yine merhaba. Stok fotoğrafçılıkla uğraşıyorum. Ajanslardaki diğer fotoğraflarla rekabet edebilmek için tam kare makineye geçmek iyi olacak diye düşünmeye başladım son zamanlarda. Eğer geçecek olursak, tonla para vermek yerine objektifi değişmese de stüdyo ve manzara ortamında iş görür diye düşündüğüm, Full Frame KOMPAKT makine tavsiye eder misiniz? Sony RX 100 Mark III var mesela. Pek kullanışlı bir makineye benzemese de dedim ya (orta formatlarla çekildiğini düşündüğüm fotoğraflar var) rekabet edebilmek için bu gerekli midir? Bu işi hem hobi hem de para kazanmak için yapıyorum. (Hoş daha bir şey kazanamadık ta) Tecrübenizden yararlanıp değerli zamanınızla birlikte değerli fikrinizi de almak isterim. Saygılar.
Kadir Bey aynasız makineler taşıma açısından avantajlı, başka bir avantajı yok. Bence Canon 6D veya Nikon D750 gibi bir gövde çok daha iyi olur sizin için.
Hocam yazınız çok aydınlatıcı. Bende hafif olması ve gezilerimde kullanmak için bir makine arayışı içindeyim. Hangisi olması gerektiği konusunda kararsızım ama samsung olmayacağı kesin. Benim görüşüm vizörü olmayan bir makine almak taraftarı değilim. Amatör olsam da fotoğrafçı dediğiniz vizörden bakıp çekmeli bence. Bana bir makine tavsiyeniz varsa öğrenmek isterim bütçen çok yok tahmini olarak 2500-3500 tl arası bir makine almak istiyorum. Tabi yanında bir makro lens de olmalı.Emeğinize sağlık.
Olympus OMD EM-10 baktığımızda USA fiyatı $750, buna bir de Olympus 60mm f/2.8 macro eklerseniz $500 da bunun fiyatı. Toplamda $1250 yapar; ama tabi USA fiyatı. Türkiyede biraz daha pahalı olacaktır.
Araştırılmadan yazılmış bir yazı.Kısmen katılmakla beraber bir çok maddi hata barındırıyor.İlk bakışta gördüğüm Sony’ler hakkında olanlar.Sony de full frame olarak ilaveten A99 vardır.İki türlü lens tip vardır A ve E mount olarak.A mount olanlar eski Minolta ve Konica’larla da uyumludur.O nedenle Sony markalarda lens sıkıntısı yok aksine diğer markalara göre oldukça fazla lens çeşidi vardır.Sony’lerin gövdede titreşim önleme vardır Canon ve Nikon’larda yoktur.Canon ve Nikon’larda lenslerde titreşim önleme vardır ama o lenslerin fiyatları normal lenslerinden pahalıdır.(IS ve VR olanlar)
Sony’lerin bir diğer önemli özelliği gövdede titreşim önleme olduğu için manuel lenslerle rahatça çalışabilirsiniz ama Canon ve Nikon’da manuel lens pek kullanamazsınız.
İşin özü full frame mi croplu mu derseniz “paranıza göre” der geçerim.
Araştırma konusunda yazdıklarınızı ciddiye almıyorum, ek olarak verdiğiniz bilgiler yanlış. Öncelikle Sony A99 aynasız bir gövde değil, bildiğiniz SLR. Başlıktan da anladığınız üzere burada aynasız gövdelerden bahsediyorum. Devamında yazdıklarınızda aynasız gövdeler için geçerli değil. Sanırım başlığı okumadınız. Sony aynasız gövdelerde titreşim önleyici bulunmuyor. Sadece bu yazı yayınlandıktan sonra duyurulan Sony Alpha 7 II modelinde var. Canon ve Nikon ise konu dışındalar, onlarla ilgili verdiğiniz bilgiler de gereksiz olmuş.
merhaba ;
fuji xpro1,35mm 1.4 ve 60mm 2.4 set düşünüyorum.yeni yazılım güncellemesinden sonra focus ve işlemci hızında ilerleme oldugu söyleniyor.daha çok sokak ve portre ağırlıklı çekim yapıyorum,yeni güncellemeden sonra sokakta focus hızında bir problem yaşar mıyım sizce?sonuçta “spor fotografçılığı” kadar hareketli nesne olmasada “o an”ı kaçırma konusunda tedirginim.
Diğer bir sorum ise ;60 mm objektif,portre objektifi midir?hep 85 mm ve üstü için portreye uygun oldugu söylenir.Macro özellikli bir objekktif portre ye eksi veya artı katkısı olur mu? 60mm ‘in kenar bozulmaları yakın çekim de yüzde şişme-bozulma yaratır mı?
teşekkürler…
Engin Bey Fuji xpro1 aps-c sensörlü yani 1,5 çarpanlı dolayısıyla siz 60mm objektifi 90mm olarak kullanacaksınız, tam olarak istediğiniz gibi. Sıkıntı olmadan kullanabilirsiniz.
hakkı bey açıklayıcı yazılarınız için teşekkür ederim.EM-1 almayı düşünüyorum sizde ona geçmişsiniz panasonicten bize tecrübelerinizi aktarabilirseniz çok sevinirim.Bir internet itesinde (5500tl 12 40 lensle)
da yaklaşık amerika fiyatlarına satılıyor (bh 1400+1000 dolar) ordan almamı tavsiye edermisiniz.Şimdiden teşekkür ederim
Açıkca söylemek gerekirse başka bir sistem ya da gövdeye ihtiyaç bırakmayacak kadar profesyonelce hazırlanmış, tasarlanmış bir ürün. Aldığımdan beri başka bir ürün kullanmadım. 5D mk3 evde yatıyor. Şu anda Zoom ithalat TR ye grtiriyor ve çok iyi fiyatlarla pazara sunuyor. Ben de o şekilde almıştım.
Bence FF lerin bir artısıda çektiginiz obje, manzara, portre vs gibi resimlerde yakından daha fazla alanı alabiliyor olmanız.
Sonuç olarak 18mm bir objektif ile APSC sensörde çarpanı 1,5 olan bir makinada 27 mm olacak. Oysa FF bir makinada 18 mm geniş bir alanı alabilirsiniz buda resme gösellik anlamında güzellik katıyor.
Bunu şöyle tolere edenler var, yada çok daha geniş açı alıyorlar veya objeden uzaklasabildikleri kadar uzaklasıp geniş alan alıyorlar vs vs.
Ancak yakın çekimde daha geniş açı çekebilmek bence resimde önemli bir detay.
Murat Bey aynasız makineler için objektifler özel olarak üretiliyor. Yani açıyla ilgili farklı bir durum söz konusu olmuyor. Mesela benim ekipmanın Olympus OMD EM1 ve Panasonic 7-14mm. Bu ise Nikon Full Frame ve Nikon 14-24mm ile birebir aynı görüntüleri yakalayacağım anlamına geliyor.
Aynasiz modellerden Canon’un EOS M modelini 800 lira gibi bir fiyata alarak, 18-55mm f/3.5-5.6 stock lensi ile elde edebileceğimiz sonuçlar bir 5Dm3 kadar olmasada fiyat performans açısından çok iyi değil mi ? Ayrıca 100 lira gibi bir fiyata EF mount adaptörü ile IS özelliğinide kullanarak takabileceğimiz tüm canon EF lensleride var. Yazılarınızın çoğunu okuyup fikirlerinize önem verdiğim için cevabınızı merakla bekliyorum.
Piyasada satılan neredeyse tüm makinelerin fotoğraf kalitesi amatör bir fotoğrafçıyı tatmin edecek kadar yeterlidir. Fakat herşey bu demek değil. Kullanım kolaylığı, tutuş, manual ayarlamalar, kullanım kolaylığı ve kullanım hızı, vizör vb. birçok şey gövdenin performansını etkiler. Ek olarak söylemek gerekirse aynasız gövdelerin avantajı küçük olması ve hafif olmasıdır. Eğer M gövdesi üzerine EF objektifleri takarsanız bu avantajdan yararlanamamış olursunuz. Zaten Sony markasının tam bir aynasız sistem olamamasının sebebi de budur.
Sizce aynasiz modellerden samsung nx300nasil bir secenek bu urun hakkinda goruslerinizz nelerdir?
Samsung markasına sıcak bakmıyorum, ürünlerini beğenmiyorum; ama fotoğraf kalitesi konusunda birşey diyemem, çünkü incelemedim.
gh2 kullandım, 4 ü de bir hafta kadar kurcaladım. video konusunda üstlerine olmayan ama foto konusunda benim gibi bir amatörü bile tatmin etmeyen bir seri. 2 de öyle 4 te öyle. şöyle söylim, gh2 yi birkaç yıldır kullanıyorum, öncesinde sony a57 kullandım, a57 nin foto konusunda ki yeteneklerini gh2 ye geçtikten sonra anladım diyebilirim. yakında yeni bir makina alacam, fuji x-t1 ya da canon 6d arasında kalmış durumdayım, haftalardır karar veremedim.
Bahsettiğiniz iki makine birbirinden tamamen farklı sınıf ve özellikteler, arada kalınacak birşey yok. Amacınıza yönelik hareket etmeniz mantıklı olur. Ne tür fotoğraflar çekeceğinizi, hangi objektiflere ihtiyacınız olduğunu düşünün.
Merhaba.
Panasonic GF1 (20mmf/1.7 ) makinem var.
Geniş açı için objektif almamı mı? yoksa farklı bir makine mi kullanmamı önerirsiniz?
Eğer geniş açılı çekimler yapmak istiyorsanız objektif almanız kaçınılmaz. Yeni bir gövde alsanız bile objektif almak zorunda kalacaksınız. Önce objektif almak daha mantıklı.
çok yararlı bir paylaşım olmuş. apsc sensörlü makineler amatör bir kullanıcı için fazlasıyla iyi. ff ye boşuna para vermeye gerek yok.
Dünyada bunca insan boşuna mı o kadar paraları ff yatırıyor? Kimse apsc ile ff arasında fark olmadığını hiç mi fark etmedi? Sony gövdede titreşim yok diyorsunuz. Oly dışında bırakın ff mi, apsc dahil hangi gövdelerde doğru dürüst titreşim engelleme özelliği var?
Ayrıca sensörün fotoğrafa ciddi bir etkisi yoksa sizin gibi tecrübelerine çok güvendiğim biri neden ff gövde kullanmayı tercih edyor doğrusu merak ettim.
Hakkı bey bu bir eleştiri yazısı değil. sadece gereksiz gördüğünüz bir sisteme siz niçin o kadar paralar verdiniz inan yazıyı okuyunca çok şaşırdım.(sanırım mark 3 kullanıyorsunuz.)
Emre Bey bazı konularda haklısınız fakat yazıyı kimlere hitaben yazdığıma iyi dikkat etmemişsiniz sanırım. Öncelikle bu yazı amatör fotoğrafçıları hedefliyor. Tanıdığım fotoğrafçıların yüzde 95’i amatör fotoğrafçı, yani bu fotoğrafçılıkla hobi olarak uğraşan insanlar. Hobi eziyet haline geldiğinde ise problem başlar. Benim savunduğum fikir ben dahil tüm bu amatörlerin burada sözü geçen sistemleri kullanarak kaliteden ödün vermeden daha fazla keyif alacağıdır.
Bana gelince evet evde iki adet sistemim bulunuyor. Birisinde gövde olarak Canon 5D Mk3 varken diğerinde gövde olarak Panasonic GX7 var. Seyahatlerimde GX7 kullanıyorum ama profesyonel çekimlerimde Fulla Frame gövde ile gidiyorum. Neden halen Full Frame’i elimden çıkartmıyorum sorusun cevabı malesef güzel bir cevap olmayacak. Ama çok basit, çünkü müşteriler elinizde küçük bir makine ile gittiğinizde sizi ciddiye almazlar. Ne kadar ve büyük çok ekipmanınız varsa verdikleri parayı o kadar hakettiğinizi düşünürler, malesef. Ama ben Panasonic GX7 kullanarak ta onların istedikleri fazlasıyla verebilirim. Burada bile bir çok fotoğrafçıya anlatmak yeterince zorken. Bunu onlara anlatmak ve ikna etmek ne kadar zordur tahmin edebilirsiniz.
Bu arada Panasonic GX7 üzerinde üç eksenli titreşim önleyici bulunuyor.
Başka bir sorunuza cevap olarak, elbetteki Full Frame’i gereksi görmüyorum. Fakat ben Canon 5D Mk3 kullanmaya başladığımda Micro Four Thirds sistemlerin gövdeleri yeterince gelişmemişti. O zamanlarda da Panasonic GX1 kullanarak seyahat ediyordum ama bazen de Canon sistemi götürüyordum. Son iki senedir Micro Four Thirds sistemler inanılmaz gelişti. Ben de GX7 ile sistemimi yeniledim.
Sensörün fotoğafa ciddi bir etkisi yok değil var elbette, fakat herşey sensör demek değil, dünyanın en iyi sensörünü kullansanızda vasat bir objektifle vasat görüntü elde edersiniz. Ama sıradan bir sensör ve iyi bir objektifle elde edeceğiniz görüntü çok daha iyi olacaktır. Günümüzde yeni çıkan FX, DX veya M4/3 gövdelerde kullanılan sensörlerin tamamı amatör bir fotoğrafçıyı tatmin edecek düzeyde iyidir. Aralarında farkı özel olarak yapılan laboratuvar testleriyle anlayabilirsiniz. Günlük kullanımda farkı hissetmezsiniz.
Kafa karışıklığını önleyecek ve boşuna harcama yapılmasını engelleyecek bir paylaşım.
Hakkı hocam yüreğinize sağlık…
Nikon 7100 almayi dusunuyorum kararsizim olympus aynasiz modelide hosuma gidiyor hangisini tercih edersiniz iso performansi onemli benim icin
Eğer çok özel bir iş yapmıyorsanız, yani kuş fotoğrafçılığı gibi.. O zaman Olympus aynasız tercih etmenizde hiçbir sıkıntı yok.
MFT sistemli gövdeler ve lens yelpazeleri ciddi oranda gelişti ve arttı. Neler olacağını kestirmek çok zor. Hangi birine yetişelim yahu bu ne hız…